It’s Okay To Not Be Okay

Herkese Merhaba,

Bu yazımda çıktığı ilk andan beri her yerden karşıma çıkan bol spoiler ile başladığım bir dizi olan It’s Okay To Not Be Okay’den bahsedeceğim. Herkes o kadar övmüştü ki bu yüzden beklentim çok yüksek bir şekilde başladım. Ama tam istediğim o beklentimi karşılamadı ne yazık ki. Konusu çok ilginç, farklı ve güzeldi aslında. Oyunculuklarda öyle, çok başarılıydı. Hele Ko Moon-young’un giyim tarzı tam bir görsel şölendi. İşte bu kadar mükemmelliğin arasında bir şeyler bende eksikti, yavan kaldı. Hiç bir sonraki bölümü merak etmedim neredeyse. Sürükleyici değildi diyebilirim.

Diziyi izlemeyenler için; beni pek heyecanlandırmadı, tarz olarak ilginç bi dizi olduğunu söylemeliyim. Süre olarak diziyi uzun bulmadım bence tam kıvamında olmuştu. Eğer biraz psikolojik tarzda dizi izlemeyi seviyorsanız izleyebilirsiniz.

It’s Okay To Not Be Okay Konusu

It’s Okay Not Be Okay, geçmişte hayatları bir şekilde kesişmiş iki yetişkinin travmalarla dolu olan yaşamlarını konu alıyor. Ko Moon-young anti sosyal kişilik bozukluğuna sahip bir çocuk kitabı yazarıdır. Annesinin ilginç yetiştirme tarzı aile hayatını mahvetmiştir. Moon-young, küçükken Moon Gang-tae‘nin hayatını kurtarmasıyla ikilinin yolları kesişmiştir. Bazı olaylar sonrasında yolları ayrılır ve birbirlerini hiç görmezler. Moon Gang-tae hasta bakıcı olarak, bir ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde çalışmaktadır. Moon-young ile bir seminer sırasında yolları tekrardan kesişir. İkilinin hayatı tahmin edemeyecekleri derecede değişikliğe girer.

Bölüm Sayısı	16
Bölüm Süresi	75 dk
IMDb	8.7

It’s Okay To Not Be Okay Karakterler

• 

• 

Ko Moon-young : Anti sosyal kişilik bozukluğuna sahiptir. Kariyeri boyunca Lee Sang-in onun arkasını toplamak zorunda kalmıştır. Çocukluğu travmalarla doludur. Moon Gang-tae’yi tekrar gördükten sonra onu elde edebilmek için sürekli peşinden gidecektir.

Moon Gang-Tae : Abisinin özel durumu nedeniyle hayatını hiç istediği gibi yaşamamış, hep abisine göre kendini şekillendirmiş, katı kuralları olan biridir. Annelerinin cinayete kurban gitmesinin ardından küçük yaştan itibaren abisinin bakımını tek başına üstlenmiştir. Ko Moon-Young’un kendi karakterine zıt karakteri ile hayatı büyük bir değişime uğrayacak ve kendini yeniden keşfedecektir. Abisi ile kendisi arasında kalacaktır.

Moon Sang-tae : Ben hayatımda bu kadar iyi sergilenmiş bir oyunculuk görmedim diyebilir. Otizmli rolünü inanılmaz derecede iyi canlandırmıştı. Otizmli olmanın getirdiği bazı davranışları nedeniyle toplum içinde zor anlar yaşayabilmektedir. Kalbi çok saf ve temizdir. Ko Moon-young’un hayranıdır. Annesinin ölümüne tanıklık etmiş ve bu hayatını büyük ölçüde etkilemiştir.

Nam Ju-ri : Ko Moon-young ile küçükken yolları kesişmiştir ve pek de iyi anıları yoktur. Moon Gang-tae’yi sevmektedir. İstedikleri peşinden pek koşamayan biridir. İçe kapanık bir karaktere sahip.

Lee Sang-in : Ko Moon-young’un patronudur. Açıkçası onu sadece arkadaşı olarak mı görüyordu yoksa bir his besliyor muydu pek anlayamadım. Ama Moon-young için çok çabaladı. 

Park Haeng-ja : Hastanene de çalışan hasta bakıcılardan biridir. Ama ilerleyen bölümlerde çok önemli bir karakter olacak.

It’s Okay To Not Be Okay İnceleme

Diziye yapılan yorumlar dolayısıyla büyük bir beklenti ile başladım. Ancak o beklediğimi alamadım. Belki tarz olarak bana hitap etmemiştir. Benim için dizide eksik olan sürükleyicilikti. Birkaç bölüm dışında pek merak etmedim açıkçası. Diziyi bitirmem zaman aldı, ara verip başka yapımlar bile izledim.

Sürükleyici olmaması dışında dizinin verdiği mesajlar çok güzeldi. Her insanın duygularını anlatma konusunda çok başarılıydı diye düşünüyorum. Otizmli bireylerin toplumda maruz kaldığı dışlanmaları gözler önüne serilmesi, bana farkındalık kazandırdı.

Bölüm sürelerini diziyi sıkıcı bulmamdan dolayı uzun buldum. Sanırım burada dizinin tarzını sevip sevmemek önemli rol oynuyor. Eğer psikoloji ve dram türünü izlemekten zevk alıyorsanız tavsiye ederim. Ama hoşlanmıyorsanız

Buradan sonrası spoiler içeriyor. Eğer spoiler sevmiyorsanız okumamanızı tavsiye ederim.

It’s Okay To Not Be Okay Hakkında Görüşlerim

It’s Okay To Not Be Okay dizisinde bana en saçma gelen kısım kesinlikle Park Haeng-ja’nın, Ko Moon-young’un annesi çıkmasıydı. Hani nasıl kurtulmuş orası hiç gösterilmedi. Adam bir de göle atmış cesedi. Bana inanılmaz saçma geldi. Bu kadar cani ruhlu biri gerçekten ürperticiydi. Hayır hadi ölmedi tamam kabul edelim o yüzüne ne kadar estetik yaptırırsa yaptırsın nasıl bu kadar değişebilir ki. Oradan sonra koptum. Saçmaydı ve mantıksızdı.

Moon Gang-tae’nin kendini bu kadar geri çekmesi de beni bir yerden sonra sıktı. Sürekli kendisi için anlayış bekledi ama Ko Moon-y-Young’a aynı anlayışı göstermedi. Öncelikleri vardı kabul ediyorum ama her seferinde bu kadar kırıcı sözler sarf etmek zorunda değildi.

Çok fazla eleştirdiğim sahne ve olay olmasına karşın, hasta insanların hikayelerine dokunulması çok güzel olmuştu. Aslında onları ebeveynlerinin hasta etmesi ve bunu sonunda fark edebilmeleri, kendileriyle barışmaları çok kıymetliydi. Bu affedişlerden Ko Moon Young’unki çok etkileyiciydi.

Moon Gang Tae’nin abisiyle küçükken yaşadığı olayla ilgili yüzleşmesinde bende duygulandım. Sang Tae’nin hastane koridorlarında bağırması, Mong Gang Tae’nin elinden hiçbir şeyin gelmemesi insanı çok farklı duygulara götürüyordu. Dizinin bu yanlarını ve verdiği mesajları çok sevdim.