Twenty Five Twenty One

Herkese merhaba,

Bu yazımda biraz romantik biraz komedi ve bi parça da dram olan Twenty Five Twenty One dizisinden bahsedeceğim. Nasıl başladı nasıl bitti şokuna gireceğiniz bir dizi..

Twenty Five Twenty One Konusu

Biri 23 biri 18 yaşında olan Baek Yi Jin ve Na Hee Do’nun tesadüfi karşılaşmasının zamanla arkadaşlığa ve aşka dönüşmesini konu almaktadır. Ancak ilerleyen zamanlarda birbirlerine zarar verirler. Hayatın ikisine sunduğu süprizler ise daha bitmemiştir. 25 ve 21 yaşlarında kader onları yine bir araya getirecektir. Peki ilişkileri bu kez nasıl sonuçlanacaktır?

Bölüm Sayısı	16
Bölüm Süresi	60 dk
IMDb	9/10

Twenty Five Twenty One Oyuncuları

Twenty Five Twenty One Yorum

İlk başlarda diziye zor odaklandım. Geçmiş zaman mı gelecek mi? Neredeyim, şu an noluyo? Gibi sorular sordum 🗣 Ama sonra açıldı, içine aldı. Aktı gitti. Gençlik enerjisini sevdim. Liseye yine dönesim geldi.. Gerçi benim hep dönesim geliyor neyse

Diziye karşı duygularım çok çalkantılı geçti.. Bi sevdim, bi sıkıldım, hoop yükseldim pat baygınlık geçirdim.

Bazı dizilerde sanırım senarist final yapacağı yeri yanlış hesaplıyo. Cukka bi son yapıyor sonra bi bakıyor A aaaa daha finale bi kaç bölüm varmış. İki satır daha karalayalım bari diyip bu zamana kadar çekilmiş bölümlerin kemiklerini sızlatan bi son yazıyor. İşte bu dizide onlardan

Yanlış anlamayın leş bi final değildi. Bu gözler nele gördü. Sadece inanılmaz havada kalan ve 16 SAATİMİ BUNA MI HARCADIM çığlığı attırdı o kadar.

Neyse sonunu saymazsak.. Na He Doo’nun kulak tırmalayan bağırışlarına ve Ye Jin’in biri arkadan iteklemezse iki adım yol katedemeyen tavırlarına rağmen güzel bi diziydi. Ayılıp bayılmadım ama kötü demekte yakışmaz bu diziye.

Arkadaşlığı çok güzel işlediler. Tüm zorluklara rağmen birbirine tutunmayı seçen bi grup liseli. Aralarında en güçlü karakter şüphesiz Seung wan’dı (sınıf başkanı) Onun için her şey çok netti. Doğruları ve yanlışları ayırmış topluma göre değil doğrularına göre hareket ediyordu. İdolüm bi süre sensin dik duruşlu kadın

Netizenler tarafından, reşit olmayan bir kız ve reşit bir erkeğin duygusal ilişki kurması eleştiri aldı. Yani etiklik kısmı tabi ki tartışmaya açık. Ama etiklik süzgecinden geçirirsek bir çok dizi sınıfta kalır bence.

Gençlik dizilerinin her zaman gideri vardır çok kötü olmadığı sürece. Bu dizide hoş, sevimli yer yer komik bazen dokunaklı bazen karakter gırtlaklamaya iten, sonundan çok bi beklentiye girilmemesi gereken dizilerden.

Arkadaşlığı çok güzel işlediler. Tüm zorluklara rağmen birbirine tutunmayı seçen bi grup liseli. Aralarında en güçlü karakter şüphesiz Seung wan’dı (sınıf başkanı) Onun için her şey çok netti. Doğruları ve yanlışları ayırmış topluma göre değil doğrularına göre hareket ediyordu. İdolüm bi süre sensin dik duruşlu kadın

Na He Doo (başrol kız) Onu arkadan destekleyecek biri olmayınca hep kendi kendine yeten biri olmuş. Azimli, her şeye iyi yönden bakan taktir ettiğim bi karakterdi. İyi bi kızdı ama bi kusuru vardı toksik bi erkeğe aşıktı.. Ay bilmiyorum ben Baek Jin’e baya bilendim haberiniz olsun

Annesine de ayrı sinir oluyordum. Realist bir kimlik altında babasını kaybetmiş bir çocuktan sevgi esirgemek mi??? Bir çocuğu sevgiden eksik bırakmak birinin bu hayatta yapabileceği en kötü şeylerden biri ne yazık ki.

Baek Jin (başrol erkek) Bi insan kendini motive etmekten bu kadar mı uzak olur. Bir şey olsa da yığılıp kalsam diye dolaştı sürekli ahahahah  Kardeşim bi dur mücadele et her şeyden ve herkesten kaçamazsın… Yüzleş iyi veya kötü ama yüzleş.

Yu Rim; Açıkçası pek bağ kurabildiğim bi karakter olmadı. Sonradan He Doo ile arkadaşlıkları beni içine alsa da sebepsiz yere yaptığı küstah tavırlarını silmeye yetmedi maalesef.

Ji Ung; Helal olsun çocuk bi gerçek aşk senin ki çıktı. Araya yıllarda girse yollarda girse sevgine yaslandın Güzel ve naif sevdin. Bi erkek nasıl mı sevmelinin cevabı oldun Sevgiler saygılar.

Twenty Five Twenty One Hakkında Görüşlerim

Bakın tekrar diyorum dizi aslında kötü bir dizi değil ama öyle bi son izledik ki her şey çöp oldu. Birine tavsiye ederken 3 kere düşünürüm. Bir çok konu havada kaldı. Sorun aşıkların kavuşmaması değil. Kaç kişi gençliğinde aşık olduğu kişiyle gelecek kurabiliyor ki sonuçta? Bunu her ne kadar mutlu son görmek istesem de anlayışla karşılayabilirim.

Ama 15 bölüm boyunca karakterlerin bize çizdiği imajlarını bir anda yıkıp nereye bağlandığı bile belli olmayan bir sonu anlayışla karşılayamam.

Baek Jin şuan gözümde kötüyken ayağa kalkmasına yardım eden Na Hee Doo’ya değnek muamelesi yapan biri. Yürüyebileceği ilk anda geride bırakırken bi an bile düşünmedi. Sevgi sürekli yan yana olmak demek değil tabi ki. Aşkları bu kadarcık zorlukta bile dayanamayacaksa hiç başlamasalardı. Ya da arkadaş kalıp iletişim kurmaya devam etselerdi.

O Yu Rim kadar olamadınız ay yook ben sinirimi atamıyorum bi türlü..

Baek Jin tam gerçek hayatta insanın enerjisini emen bir tip. Melankolik, her şeyin kötü tarafını gören, ayağa kalkmak için asla çaba sarf etmeyen. Vardı böyle bir arkadaşım dibe çekerdi beni. Hayatımdan çıkarttım ohh dünyalar benim oldu. Çıkarın hayatınızdan böyle toksik insanları kafanız rahat etsin. Yine nereye bağladım konuyu ama olsun yararlı bilgiler elden ele.